Uyku Apnesi Tedavisi

UYKU APNESİ TEDAVİSİ

Uyku sırasında solunumun en az 10 saniye durmasına ve ardından şiddetli horlama şeklinde tekrar solunumun aktifleşmesine uyku apnesi denir. Bazı vakalarda bu süre daha da uzayabilmektedir. Solunumun durmasını takiben saniyeler sonra beyin vücudu uyarır. Sonrasında ise kişi pozisyonunu değiştirip şiddetli bir horlamayla nefes alıp vermeye devam eder. Uyku apnesi toplumun %2-4 ünde görülmektedir. Erkeklerde kadınlara nazaran daha sık rastlanır. Erkeklerde 1/4 olan uyku apnesinin görülme sıklığı kadınlarda 1/10’dur.

Uyku apnesi olan hastalar gün içinde sürekli uyuklama eğiliminde olurlar. Gece geçirilen kalitesiz uyku tüm günü olumsuz etkiler. Yorgunluk hissi, agresif ve depresif tavırlar, dikkat dağınıklığı, sabah baş ağrısı, uyku apnesinin belirtileri arasında yer alır. Özellikle ağır işte çalışan veya gün içinde oldukça aktif olan kişilerde bu etkiler ciddi problemlere yol açabilir. Yapılan araştırmalarda ölümle sonuçlanan veya ciddi yaralanmalara sebep olan trafik kazaları ve iş kazalarının birçoğunda kişilerde uyku apnesinin olduğu gözlemlenmiştir.

HORLAMA VE UYKU APNESİ ÜÇ TÜRDE KATEGORİZE EDİLMİŞTİR;

Tıkayıcı Uyku Apnesi (Obstructive Sleep Apnea – OSA): Burun ,yumuşak damağa, yutak ve küçük dile ait olan kasların gevşeyerek solunum yolunu daraltması sonucu oluşan uyku apnesine Tıkayıcı Uyku apnesi (OSA) denir.

Merkezi Uyku Apnesi (Central Sleep Apnea – CSA): Merkezi Uyku Apnesinin (CSA) nedeni beyinden kaynaklanmaktadır. Nadir görülen uyku apnesi türlerinde olan Merkezi Uyku Apnesinde (CSA) beyin nefes alıp vermeyi kontrol eden bölgeden kaslara hatalı sinyaller gönderir. Tıkayıcı uyku apnesinden farklı olarak Merkezi Uyku apnesinde kişi uyandığı aralıkları daha net hatırlar.

Bileşik Uyku Apnesi (Mixed Sleep Apnea – MSA): Bileşik Uyku Apnesi (MSA) uzun yıllardır gözlemlenen apne türüdür. Belirtileri tıkayıcı uyku apnesi ile hemen hemen aynıdır. Hastanın gece boyunca 30dan fazla solunumu kesilir. Tıkayıcı uyku apnesi tedavisi uygulanan hastada tedavi tamamlandıktan sonra merkezi uyku apnesi belirtileri gözlemlenir. Tıkayıcı ve merkezi uyku apnesinin belirtileri bünyesinde barındırdığı için Bileşik Uyku Apnesi ( MSA) olarak adlandırılmıştır.

Yetişkinlerde uyku apnesinin belirtileri şu şekilde sıralanabilir

  • Obez hastalarda kilo vermede güçlük
  • Gün içinde sürekli uyku hali
  • Depresif ve agresif tavırlar
  • Hipertansiyon
  • Cinsel isteksizlik ve iktidarsızlık
  • Dikkat eksikliği
  • Özellikle sabahları şiddetli olan ve gün içinde devam eden baş ağrıları
  • Ağız boğaz kuruluğu

Uyku apnesi sadece yetişkinlerde görülen bir rahatsızlık değildir. Geniz eti büyüklüğü ve bademcik problemleri yaşayan çocuklarda da uyku apnesi veya horlama şikâyeti görülebilir

ÇOCUKLARDA BU DURUMUN BELİRTİLERİ ŞU ŞEKİLDE OLMAKTADIR

  • Ağız ve yüz kısmında gelişme sorunları (alt çenenin geride olması)
  • Uykuda idrar kaçırma
  • Davranış bozuklukları veya hiperaktivite/hipoaktivite
  • Okul hayatında başarısızlık
  • Konuşma bozuklukları
  • Yutkunmada güçlük çekme
  • Büyüme Gelişme geriliği

UYKU APNE HASTALIĞI TEDAVİ EDİLMESSE

Uyku apnesi ciddi bir rahatsızlıktır. Başlangıçta genel hatlarıyla sosyal problemler yaratırken ilerleyen zamanlarda ciddi sağlık problemlerine neden olur.Bunlar başlıca

  • Hipertansiyon
  • Kalp ritminde bozuklular, kalp krizi, uykuda ani ölüm
  • Çeşitli vasküler hastalıklar (inme felç)
  • Kontrolsüz diabet hastalığı

uyku apnesine bağlı gelişebilir.

UYKU APNE TANISI ?

  • En önemli tanı yöntemi hasta ve yakınlarının anamnez bilgisidir.
  • Kulak Burun Boğaz muayenesi ( endoskopik muayeneler,müller manevrası)
  • Radyolojik görüntüleme ve ölçümler ( CT,MR)
  • Uyku testi ( polisomnografi ) ile konur

Burada en önemli tanı aracı uyku testi olup özellikle “Tıkayıcı uyku apne hastalığı“ (TUAH) derecelendirilmesinde önemlidir. Hafif (Apne/Hipopne endeksi %5-15), orta (Apne/Hipopne endeksi %15-30) ve şiddetli (Apne/Hipopne endeksi %30 ve üstü) tıkayıcı uyku apne hastalığı olarak üçe ayrılır.

UYKU APNE HASTALIĞI TEDAVİSİ

Hastalığın derecesi ve patolojinin yerine göre farklılıklar gösterir.Tedavi bazı önlemler ile başlar

  • Kilo verme
  • Alkol ve sigaranın kesilmesi veya azaltılması
  • Sedasyon yapan ilaçların kesilmesi
  • Uyku pozisyonun değiştirilmesi.

Bu şekilde tedavi edilemeyen hastalarda Cerrahi veya n(CPAP) yani basınçlı maske kullanımından önce yapılabilen tedaviler önem taşır. Ağız içine çeneyi öne alan dili önde tutan horlama protezleri burun açıklığını arttıran apereyler.

  • Cerrahi tedaviler, yine patolojinin yerine göre çok farklılıklar gösterir,
  • Nazal cerrahi
  • Uvulopalatofaringoplasti (UPPP), Laser ile beraber yapılabilir (LAUP)
  • Palatal germe (anterior somnoplasti)
  • Radiofrekans ile uvulopalatoplasti (RAUP)
  • Dil köküne yapılan robotik cerrahi veya öne alma cerrahisi
  • Trakeotomi

Horlama Protezi

HORLAMA PROTEZİ

HORLAMA PROTEZİ NEDİR KİMLERE VERİLİR ?

Horlama protezi, horlama ve uyku apnesi olan hastalara verilir. Kısaca horlama ve uyku apnesini özetlersek;

Horlama, uyku esnasında solunumun dar bir alanda gerçekleşmesi sonucunda ortaya çıkan sestir. Daralmış solunum yolu burun, geniz ,yumuşak damak küçük dil , dil kökü veya soluk borusunun herhangi bir yerindeki patolojiler ile oluşur. Horlama kişi sağlığını ve sosyal yaşantısını etkileyen, önemli bir problemdir. Uyku kalitesinin azalmasına bağlı başlangıçta , gün içinde yorgunluk ,uyku hali, iş veriminde azalma gelişir tedavi edilmezse ilerleyen zamanlarda uyku apne ile birlikte çok daha önemli sağlık problemlerine neden olabilir. Eşininde uyku kalitesini bozduğu için sosyal problemler oluşabilir.

Uyku sırasında kişinin solunumu durmuyorsa veya uyku bölünmüyorsa bu türde horlamalar basit horlama olarak değerlendirilir. Bu tarzda horlamalar kişiye rahatsızlık vermezler. Ancak oluşan gürültü sebebi ile yakınları bu durumdan rahatsız olur. Basit horlamaya sahip olan kişiler genelde yakınlarının ısrarı ile hekime başvurular.

Uyku apnesi; Uyku sırasında solunumun en az 10 saniye durmasına ve ardından şiddetli horlama şeklinde tekrar solunumun aktifleşmesine uyku apnesi denir. Bazı vakalarda bu süre daha da uzayabilmektedir. Solunumun durmasını takiben saniyeler sonra beyin vücudu uyarır. Sonrasında ise kişi pozisyonunu değiştirip şiddetli bir horlamayla nefes alıp vermeye devam eder. Uyku apnesi toplumun %2-4 ünde görülmektedir. Erkeklerde kadınlara nazaran daha sık rastlanır. Erkeklerde 1/4 olan uyku apnesinin görülme sıklığı kadınlarda 1/10’dur.

HORLAMA NEDENLERİ VE UYKU APNESİ NEDENLERİ

Önem derecesine göre horlama sebepleri

  • >Kilo fazlalığı en önemli nedendir
  • Alt çenenin geride olması veya küçük olması
  • Yumuşak damak ve küçük dilin aşağıya sarkması ( Elonge olması)
  • Büyük bademcik yetişkinlerde az olmakla bereber büyük geniz eti
  • Burun orta duvar (septum) eğriliği , burun eti büyümesi ,burun polipleri veya tümörleri
  • Dil kökünde aşırı yağlanma (aslında obezite içinde değerlendirilebilir)
  • Sürekli uyku ilacı veya allerji ilacı kullanımı
  • Sırtüstü yatma alışkanlığı
  • Alkol ve sigara kullanımı ( Ağız içi kasların , yumuşak dokuların gevşemesi ve burun tıkanıklığı yapma potansiyelleri nedeniyle)

HORLAMA VE UYKU APNESİ TEDAVİSİ

Horlama hastalığında önlem alınmaz ve tedavi edilmezse Uyku Apne hastalığına ilerleyebilir.Horlama tedavisi ve Uyku Apne hastalığı için başlangıçta benzer önlemler alınır.Hasta için en kolay yöntem ile tedavi planlanmalıdır.Fakat çoğu zaman alınan önlemler yeterli sonuç vermez ve böyle hastalarda cerrahi ve cerrahi dışı tedaviler yapılmaktadır.İşte tam burada ağız içi horlama protezleri devreye girer.

Kimlere Ağız içi horlama protezi verilir

  • Ameliyatın fayda vermeyeceği hastalar
  • Ameliyat olmak istemeyen hastalar
  • Ameliyat yapılamayacak sağlık problemi olan hastalar
  • CPAP veya BPAP kullanamayan hastalar
  • CPAP veya BPAP kullanan hastalarda basıncı düşürmek amacıyla
  • Ameliyat olmuş ve tam sonuç alınamamış hastalar

HORLAMA PROTEZLERİ NASIL HORLAMA VE UYKU APNESİNİ TEDAVİ EDER ?

Ağız içi horlama protezleri özellikle alt çeneyi öne alarak sıkışmış dil kökü ve soluk borusu girişini rahatlatarak etki gösterir.Özellikle alt çenesi geride (genioglatti) veya küçük (mikroganatti) olanlarda çok etkilidir.

AĞIZ İÇİ HORLAMA PROTEZLERİNİN UYGULANMASI NASILDIR?

Horlama protezi uygulamasına karar verilirken

  • Kulak burun boğaz muayenesi yapılmalıdır
  • Radyolojik görüntüleme BT ,MR
  • Gerekirse polisomnografi (uyku testi)

Yapıldıktan sonra planlama yapılmalıdır

Horlama protezleri kişiye özel uygulanan hastanın alt ve üst çenesine ayrı ayrı ölçü alınarak yapılır. Genel prensibi alt çenenin öne alınmasıdır.

  • Kişiye özel olmalıdır ( Herkesin çene ve diş yapısı parmak izi gibi farklıdır )
  • Rahat takılıp çıkarılmalıdır
  • Yumuşak materyel olmalıdır
  • Çene eklemini çok zorlamaması önemlidir( çene eklem ağrısı ilk 2/3 içinde geçer)
  • Ağızın öne ve yanlara hareketini engellememelidir

Ağız içi horlama protezleri ,özellikle son yıllarda kullanılan oldukça etkili ,hastaları ameliyattan veya CPAP maske kullanımından kurtarabilen etkili bir tedavi yöntemidir.

Horlama Tedavisi

HORLAMA NEDİR? BELİRTİLERİ VE TEDAVİSİ

HORLAMA NEDİR?

Horlama, uyku esnasında solunumun dar bir alanda gerçekleşmesi sonucunda ortaya çıkan sestir. Daralmış solunum yolu burun ,geniz ,yumuşak damak küçük dil , dil kökü veya soluk borusunun herhangi bir yerindeki patolojiler ile oluşur. Horlama kişi sağlığını ve sosyal yaşantısını etkileyen , önemli bir problemdir. Uyku kalitesinin azalmasına bağlı başlangıçta , gün içinde yorgunluk ,uyku hali, iş veriminde azalma gelişir tedavi edilmezse ilerleyen zamanlarda uyku apne ile birlikte çok daha önemli sağlık problemlerine neden olabilir.Eşininde uyku kalitesini bozduğu için sosyal problemler oluşabilir.

Uyku sırasında kişinin solunumu durmuyorsa veya uyku bölünmüyorsa bu türde horlamalar basit horlama olarak değerlendirilir. Bu tarzda horlamalar kişiye rahatsızlık vermezler. Ancak oluşan gürültü sebebi ile yakınları bu durumdan rahatsız olur. Basit horlamaya sahip olan kişiler genelde yakınlarının ısrarı ile hekime başvururlar.

Horlama şikâyeti kadınlara oranla erkeklerde yaklaşık iki kat daha fazla görülmektedir. Bunun sebebi ise vücuttaki yoğun yağlanan bölgelerin kadınlarda ve erkeklerde farklı olmasından kaynaklanır. Kadınlarda kalça, basen bölgelerinde yağlanma oranı daha fazla oluşurken erkeklerde boyun ve karın çevresindedir. Özellikle karın bölgesinde kilo fazlalığı olan erkeklerde, karında oluşan fazla yağ diyaframa normalde daha fazla baskı yapar. Bu durum özellikle sırtüstü pozisyonda belirginleşir. Diyafram üzerindeki fazla baskı göğüs içi basıncını arttırarak dilin geriye kaymasında neden olur. Boyunda yağlanmaya bağlı dil kökü ve gırtlak etrafında yağlanmada artış ve hava yolunda daralmaya neden olur .Ayrıca yutak etrafındaki kaslar ve dokular da gevşediği için sırt üstü pozisyonda horlamanın şiddeti daha da artar.

Kadınlarda horlama şikâyeti genelde menopoz dönmelerinde daha sık meydana gelir. Çünkü menopozla birlikte kas yapısı erkeklerin kas yapısına benzemeye başlar ve bu durum horlama şikâyetinin oluşmasına zemin hazırlar. Belli bir seviyeden sonra ise horlama şiddeti erkeklerin horlamasına eşitlenebilir.

HORLAMA NEDENLERİ ?

Önem derecesine göre horlama sebepleri

  • Kilo fazlalığı en önemli nedendir
  • Alt çenenin geride olması veya küçük olması
  • Yumuşak damak ve küçük dilin aşağıya sarkması ( Elonge olması)
  • Büyük bademcik yetişkinlerde az olmakla bereber büyük geniz eti
  • Burun orta duvar (septum) eğriliği , burun eti büyümesi ,burun polipleri veya tümörleri
  • Dil kökünde aşırı yağlanma (aslında obezite içinde değerlendirilebilir)
  • Sürekli uyku ilacı veya allerji ilacı kullanımı
  • Sırtüstü yatma alışkanlığı
  • Alkol ve sigara kullanımı ( Ağız içi kasların , yumuşak dokuların gevşemesi ve burun tıkanıklığı yapma potansiyelleri nedeniyle)

HORLAMADA TEDAVİYE YAKLAŞIM NASIL OLMALIDIR?

Horlamanın derecesine göre farklı yöntemler mevcuttur. Horlama şikâyeti eğer basit horlama ise, uygulanabilecek bazı yöntemlerle hafifletilebilleceği gibi hatta horlamanın tamamen kesildiği dahi gözlemlenmiştir.

Bu yöntemleri şu şekilde sıralayabiliriz;

  • Kilo vermek
  • Burun bandı veya burun içi aperey kullanmak
  • Yatarken yüksek yastık kullanmak
  • Alkol sigara ve uyku ilacı alımını azaltmak
  • Sırtüstü pozisyonda yatmamak

Ancak horlamanın şiddetli olduğu vakalarda cerrahi veya ameliyatsız yöntemler ile tedavi edilebilir .Hastalar öncelikle ameliyatsız tedavi yöntemi ile tedavi edilmeye çalışılmalıdır.Hastanın anatomik olarak belirgin bir patolojisi yoksa alt çeneyi öne alan ağız içi horlama protezleri oldukça etkilidir.Ameliyat olmak istemeyen yada cerrahi yapılamayan hastalar veya cerrahi ile yeterli sonuç alınamayan hastalar için ağız içi horlama protezi oldukça etkili tedavi seçenekleridir.

Cerrahi yöntemler oldukça fazla olmamakla beraber patolojinin yerine göre planlanmalıdır.Amaç havanın geçtiği yerlerdeki boşlukların genişletilmesi ve yumuşak dokuların titreşimlerini ve gevşekliklerini önlemektir. Lazer, Radyofrekans veya robotik cerrahi gibi ensturmanlar kullanılabilir.

  • Burun orta duvarı düzeltilmesi ,burun eti küçültülmesi ,poliplerin temizlenmesi
  • Büyümüş bademcik ve geniz etinin alınması
  • Yumuşak damağı ve küçük dili kısaltan ve gerginliğini arttıran ameliyatlar
  • Dil kökünü küçülten veya dili öne çekip asan ameliyatlar

Unutulmaması gereken ,horlama kişiyi ve etrafını etkileyen ,yaşam kalitesini azaltan tedavi edilmezse,uyku apne hastalığı gibi çok daha önemli hastalıklara ilerleyebilen bir hastalıktır.

Soğuk Algınlığının Gripten Farkı Nedir

Soğuk algınlığının gripten ayırımı önemlidir.

Soğuk algınlığında ateş yoktur ya da hafiftir, gripte yüksek ateş vardır.

Üst solunum yolu enfeksiyonlarında baş ağrısı bazen vardır, gripte ise hemen her zaman vardır.

Üst solunum yolu enfeksiyonlarında hapşırık sıklıkla vardır, Gripte ise daha az sıklıkla rastlanır

Üst solunum yolu enfeksiyonlarında hafif öksürük, gripte ise daha şiddetli öksürük vardır

Üst solunum yolu enfeksiyonlarında hafif halsizlik vardır, çocukların enerji düzeyi çok etkilenmemiştir. Gripte ise halsizlik daha belirgindir ve haftalar sürebilir.

Üst solunum yolu enfeksiyonlarında boğaz ağrısı genellikle vardır, gripte boğaz ağrısı daha nadiren rastlanır.

Üst solunum yolu enfeksiyonları tedavisinde ya da üst solunum yolu enfeksiyonlarından korunmada C Vitamin kullanımı faydalı mıdır?

Vitamin C kullanımı Üst solunum yolu enfeksiyonları sıklığını önlemez, semptomları azaltmaz. Uzun süre yüksek doz kullanımının ishal gibi bazı yan etkileri olabilir.

Soğuk Algınlığı Nasıl Bulaşır

Üst solunum yolu enfeksiyonlarıolan bir kişi hapşırık ya da öksürük ile hastalığa yol açan virüsü yayar. Virüs havadan damlacık yolu ile bir kişiden diğerine yayılabileceği gibi direkt temas yolu ile yada oyuncak gibi ortak kullanılan objeler ile bulaşabilir.

Estetik Burun Operasyonu Ne Kadar Sürer

Operasyon 2-3 saat sürmektedir. Estetik burun operasyonunda kıkırdak ve kemiklerin boyutları ve birbiriyle olan ilişkileri değiştirilir. Problemi az olan kişilerde kapalı teknik tercih edilir. Ancak burun ucunda ciddi şekil bozuklukları olan kişilerde açık tekniği kullanmak doğru olur. Her hastaya aynı tekniği kullanmak yerine, hastanın problemlerine göre teknik seçmek daha doğru bir yaklaşımdır.

Estetik Burun Operasyonunun Riskleri Nelerdir

El becerisi, cerrahi için çok önemlidir. İyi el becerisine sahip bir cerrahın elinde komplikasyonlar nadir ve küçüktür. Çok düşük oranda kanama, enfeksiyon ve anestezi komplikasyonları görülebilir. Komplikasyon ihtimali alınan tedbirlerle azaltılabilmektedir. Burun operasyonu burun delikleri içerisinden gerçekleştirilir. Açık teknikte burun ucu ile dudak arasında 0.5 cm lik bir kesik eklenir. İyi cerrahi ile burunda görünür iz kalmaz. Doğru planlanmış ve el becerisi iyi olan bir cerrahın ellerinde burun her zaman önceki halinden daha iyi hale getirilir.

Estetik Burun Ameliyatı Kime Uygulanır

Estetik burun operasyonu görünüşünüzü daha güzel hale getirir, özgüveninizi artırır. Operasyon sonrası toplum içindeki yerinizin ya da çevrenizdekilerin size davranışının değiştiğini hissedebilirsiniz ancak bu daha çok sizin artmış özgüveninize bağlıdır. Her hastanın, estetik burun operasyonundan ne beklediğini tam olarak anlayabilmek için en az 1 saat konuşmak gerekir. Kişilerin beklentileri gerçekçi olmalıdır.

Burnun yüzün harmonisini bozduğu kişilerde bu operasyon uygulanır, boyut ve açılar değiştirilerek burun yüze daha uyumlu hale getirilir. Estetiğin temel iki kuralı olan “oran ve simetri” yi bozan şekil bozuklukları bu operasyonda düzeltilebilir. Burun operasyonun sonrasında kişilerin bakışı, havası, gülüşü daha estetik hale gelir. Uzun burunlu kişilerde gençleşme illüzyonuna neden olur.

Burun içerisindeki eğrilikler burnun dışında da eğrilik oluşumuna neden olabilir. İçerideki eğriliği düzeltmeden burnun dışındaki eğriliklerin düzeltilmesi mümkün değildir. Burun bir bütündür ve bu yaklaşımla hem nefes problemleri hem de estetik kusurlar düzeltilmiş olur.

Estetik burun operasyonu olacak kişilerin 14-16 yaşını geçmiş ve kendi kararlarını verebiliyor olmalıdır.

Burun Estetik Cerrahi

Burun operasyonu en sık uyguladığımız estetik cerrahi prosedürüdür. Estetik burun operasyonu ile burun boyutunuz artırılabilir, azaltılabilir, büyük burun delikleri küçültülebilir, burun ucunun şekli değiştirilebilir, burnun alın ve dudak ile yaptığı açılar düzeltilebilir. Bu işlem sırasında nefes problemine neden olan kıkırdak ve kemik eğrilikleri de düzeltilebilir.

Nazal Polip Nasıl Tedavi Edilir

Nazal polipler, medikal ve cerrahi yöntemlerle tedavi edilebilir. Ağır vakalarda, burun polipleri ve beraberindeki sinüs enfeksiyonunu kaldırmak için sinüs cerrahisi gereklidir. Bununla birlikte hastaların en az üçte birinde nazal polip tekrardan büyümeye meyilli olduğu için cerrahinin aşırı kullanımından kaçınılmalıdır.

Nazal polipler için en iyi tedavi, cerrahi tedavileri takip eden tıbbi tedavilerdir. Bu yaklaşım nazal poliplerin tekrar ortaya çıkma riskini azaltacaktır.